Bağ da var, Büklüm Büklüm Yolları da… Daha başlıkla birlikte, hemen bir müziğin ritmine, çağcıl bir türkünün sözcük dizimine bağlanıyoruz değil mi? “Ankara’nın bağları da, büklüm büklüm yolları…” Ankara’nın bağları, bağ evleri vardır; hem de içlerindeki yaşam, bir bütün olarak ne denli çarpıcıdır ve yüzyıllara, kent tarihinin en azından iki yüzyılına damgasını vuran bir olgudur. […]
Devamını Oku“Sazlık, bataklık olan bu yerleri, cennet haline getirdi atalarımız.” Yaklaşık yirmi yıl önce, böyle diyordu Ahi Mesud Numune köyünde doğan, köy sakini Recep Bey. Işıklar içinde uyusun! Kızgındı, köyün hem alışveriş dükkanlarının bulunduğu, hem de tiyatroların zaman zaman gelip oyun sahnelediği orta avlusu olan örnek köy çarşı binasının yıkılmasından dolayı üzgün ve hırslıydı. Bina, üzerinde […]
Devamını Oku‘ORALI OLMAK’ Epeydir söylüyorum: Yeryüzünde bir yere ait olmak için, o yeri benimsemek, o yer’le ilgimizi artırmak ve yüksek tutmak gereklidir. Bunu daha da ‘veciz’ biçimde ifade edersek, “Oralı olmak için oralı olmak gerekir.” Günümüze değin bu deyiş tersinden anlaşıldı; herkes gittiği yere doğduğu yeri götürdü, büyük şehirlerimiz ve ‘küçük’ şehirlerimiz, şimdiye kadar hemşehri dernekleriyle […]
Devamını OkuAnkara Kalesi, pek çok Anadolu şehri kalesi gibi bulunduğu yerin, meşhur Ankara Ovası’nın ortasında bir yüksek noktada yer alır, ovaya bakarak konumunu pekiştirir. Çevrede Hüseyin Gazi ve Elmadağ yükseltileri vardır, ama onların pekiştirilecek ovaları yoktur. Frig’den mi, Hitit’ten mi kalmıştır, her kafadan bir ses, her kitaptan bir söz çıkar. Oysa hayatımızın kalesi orada durur işte: […]
Devamını OkuDile kolay, ömrümün 15 yıla yakın bir bölümü, Kızılay-Kolej arasında geçti. 1966 yılı sonbaharında devam etmeye başladığım TED Ankara Koleji Orta Kısmı Hazırlık sınıfı, evimizin bulunduğu Kavacık Subayevleri’nden Kızılay’a kadar her gün otobüs ya da sonraları dolmuşla gitmemi; öğleden sonra çıkışımda ise Kolej’den Kızılay durağına kadar yürüyerek, yine çoğunlukla otobüse binerek eve dönmemi zorunlu kıldı. […]
Devamını OkuYanlış okumadınız: Şehirler konuşur! Her şehrin bir dili vardır, konuşma tarzı vardır, anlatacakları vardır ama her şehrin dinleyeni azdır. Her şehirde farklı insanlar yaşar, zekiler, çokbilmişler, kurnazlar, yoksullar, sokakta yatanlar, işbilenler, işbirlikçiler, hastalar, gürbüzler, şehirsevenler, kırsevenler… En tehlikeli şehirliler, şehri sevmediğini bile bilmeden onu değiştirmek, ‘güzelleştirmek’ isteyen ve bu gücü olanlardır. “İstanbul’u dinlerken” Orhan Veli, […]
Devamını OkuBugün ‘Atatürk Bulvarı’ olarak adlandırılan, Ankara’yı kuzey-güney yönünde kat eden ana ulaşım omurgasının öyküsü uzundur. KimiAnkaralı, bulvarı Keçiören’den başlatarak Kurtuluş Savaşı sırasında başta Mustafa Kemal Paşa olmak üzere Cumhuriyet’in kurucu kadrolarının ilk yerleştikleri Kalaba ve Keçiören yöresindeki bağ evleri ile Mustafa Kemal’e savaş sonrasında oturması için Ankara Müftüsü tarafından öncülük edilerek armağan olarak sunulan Çankaya […]
Devamını Oku